Ay'da 172 Saat / Johan Harstad

12 Haziran 2016 Pazar

Kitabın Adı: Ay'da 172 Saat
Özgün Adı: Darlah - 172 timer på månen
Yazarı: Johan Harstad
Türü: Korku, Kurgu, Genç Yetişkin
Goodreads Puanı: 3,68
Sayfa Sayısı: 320
Yayınevi: İthaki Yayınları
Basım Yılı: Harstad, 2008
                    İthaki, 2015
Çevirmen: Ezgi Dikici

Arka Kapak Yazısı:  
Ay'a gitmek ister misiniz?
NASA, kırk yıllık uzun aranın ardından Ay'a insanlı bir yolculuk düzenlemeye karar verir. Dünya'dan üç genç de bu yolculuğa katılmaya hak kazanır: Midori, Antoine ve Mia.
Ay'a yolculuk sorunsuz bir şekilde tamamlanır, ama aslında sorun Ay'ın bizzat kendisidir. Ay üssü DARLAH 2'de sıradışı olaylar baş gösterir; Ay'daki bir şey uzun uykusundan uyanmıştır. Kısa bir süre sonra DARLAH 2'nin sakinleri orada yalnız olmadıklarını fark ettiklerinde, yaşamak ve eve dönmek için mücadele etmek zorunda kalırlar.
"İskandinav gerilimi, adeta bilimkurgu-korku sinemasıyla buluşuyor." -
-Voya-
"Okuru kendine bağlayan, eşsiz bir bilimkurgu."
-SLJ-
"Hem psikolojik hem de atmosferik olarak rahatsız edici."
-Publishers Weekly-
"Baş döndürücü ve korkutucu."
-Booklist-
Bu kitapta okuyacaklarınız belki de neden Ay'dan arkamıza bakmadan kaçıp onu rahatsız etmemeyi seçtiğimizin ürkütücü bir cevabı. Brageprisen Ödülü (2008) Ubok/Dagbladet: Tüm Zamanların En İyi Genç Yetişkin Kitabı Ödülü (2014)

2016'yı yarıladık sayılır, bu yıl neler okumuşum diye bakarken okuduğum kitapların çoğunu pek beğenmediğimi gördüm ne yazık ki. Zaten çok kitap okuyamadım diye üzülürken okuduklarımın da kötü çıkması iyice moralimi bozdu. Ay'da 172 Saat de onlardan biri. 
Kitap, NASA'daki görevlilerin bir toplantı sahnesiyle başlıyor. Ay'a yapılan ilk yolculuktan 40 yıl sonra ikinci bir insanlı görev planı gündemde. Ancak NASA'nın son yıllarda dişe dokunur bir çalışma yapamaması sonucu halkın ilgisini kaybetmesiyle girdikleri mali açmaz görevin önünde büyük bir engel teşkil ediyor. Bu engelin çözümünü de dünya çapında yapılacak bir kurayla belirlenecek olan 3 genci Ay'a götürmekte buluyorlar. Plan gerçekten de işe yarıyor ve halkın ilgisini çekmeyi başarıyorlar; Mia, Midori ve Antonie bu yolculuğa katılacak olan şanslılar oluyorlar. Bir süre eğitim gördükten sonra Ay'a iniş yapıyorlar ve iner inmez bir şeyler ters gitmeye başlıyor. Ay'a gidişin asıl nedeninin saklandığı bu görevde kullanılan maşalardan başka bir şey olamıyorlar.
Kitap çıktığı günden beri bilimkurgu olarak tanıtıldı ama bilimkurguyla uzaktan yakından alakası yoktu. Olaylar Ay'da geçmeseydi türüne bilimkurgu denir miydi bilmiyorum. Kitap bir kurgu kitabı ama iyi bir kurgu kitabı değil. Çoğu nokta tutarsız ve birbiriyle çelişki içinde. Kitap hiçbir yere bağlanmayan, sırf sayfa sayısı artsın diye anlatılmış izlenimi veren olaylar ve karakterlerle dolu; bunların saçmalığı da cabası. Yıllarca eğitim gören nitelikli her astronot bile uzaya çıkamazken, yaşı 18'den büyük olmayan 3 yeniyetmeyi Ay'a göndermek nasıl bir mantıktır? Kurgu bile olsa, kitap bununla baştan kaybediyordu bence. O çözüm bulma konusunda eğitilen astronotlarınsa bir sorun çıktığında aptala bağlaması ikinci fiyaskoydu. Belki sonu iyidir desem ve hepsini boşverip okumaya devam etsem de onda da hayal kırıklığına uğradım. Zira kitapta korku ögeleri de zayıf ve klişe kalmış, bunda da tutarsızlıkların önüne geçilememişti. Çeviri de iyi değildi. Kısacası Ay'da 172 Saat kitap kötü bir kitaptı.
Tüm bu olumsuzlukların yanında ben aslında konunun özünü oluşturan ana fikri sevdim. Eğer aynı hikaye daha iyi kurgulanıp, çocuklarla ve saçma sapan astronotlarla değil de "gerçek" astronotlarla anlatılsaydı çok daha iyi bir kitap olabilirdi. Tabi bunun için kitabın baştan sona değişmesi gerek. Yine de kitap tüm bunlarla vasatın bir tık üstüne anca çıkabilmiş.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 
FREE BLOGGER TEMPLATE BY DESIGNER BLOGS